باب:
وكالة الشريك
في القسمة
وغيرها.
1. ORTAKLAR ARASI BİR MAL'IN TAKSIMİ VB. KONULARDA VERİLEN
VEKALET
وقد أشرك
النبي صلى
الله عليه
وسلم عليا في
هديه، ثم أمره
بقسمتها.
Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem hedy kurbanında Ali ile ortak
olmuş daha sonra ona, bu kurbanı paylaştırmasını emretmiştir.
حدثنا
قبيصة: حدثنا
سفيان، عن ابن
أبي نجيح، عن
مجاهد، عن عبد
الرحمن بن أبي
ليلى، عن علي
رضي الله عنه
قال: أمرني
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم أن أتصدق
بحلال البدن
التي نحرت
وبجلودها.
[-2299-] Ali (r.a.) şöyle anlatır: Resulullah Sallallahu
Aleyhi ve Sellem bana, kurban edilen develerin derilerini sadaka olarak vermemi
emretti.
حدثنا
عمرو بن خالد:
حدثنا الليث،
عن يزيد، عن
أبي الخير، عن
عقبة بن عامر
رضي الله عنه: أن
النبي صلى
الله عليه
وسلم أعطاه
غنما يقسمها
على صحابته،
فبقي عتود،
فذكره للنبي
صلى الله عليه
وسلم فقال: (ضح
به أنت).
[-2300-] Ukbe İbn Amir'in naklettiğine göre, Resulullah Sallallahu Aleyhi
ve Sellem ona, sahabilere dağıtması için bir miktar koyun vermişti.
(Dağıttıktan sonra) geriye sadece güçlü bir küçük oğlak kalmıştı. Durumu Nebi
Sallallahu Aleyhi ve Sellem'e arzedince, Ukbe'ye, "Onu da sen kes"
buyurmuştur.
Tekrar: 2500, 5547, 5555
AÇIKLAMA: Vekalet, yetki
devri (tefviz) ve koruma (hıfz) anlamlarına gelir.
Bir fıkıh terimi olarak vekalet ise, bir kimsenin, başkasını,
belirli şartlarla veya hiçbir şart ileri sürmeden (mutlak) olarak kendi yerine
geçirmesi (yetkili kılması) anlamına gelir.
İbn Battal şöyle der: Vekilin ortak olması caiz olduğu gibi,
ortağın vekil olması da caizdir. Bu konuda herhangi bir görüş ayrılığı
bilmiyorum.